“Bilinçli eleştiri ve kontrolden muaf olan bu geniş bilinçsizlik kuşağı içinde tüm etkilere ve ruhsal enfeksiyonlara açık ve savunmasız durumdayız.”C.G.JUNG
İletişim teknolojisi gelişti, yaygınlaştı ama bu insanların arasındaki ilişkiyi güçlendirmeye, etkin ve yeterli iletişim kurmaya, ilişkileri zenginleştirmeye yetmedi. Sonuçlar olumlu beklendi, ancak insanlar hem kendilerine hem de başkalarına daha da yabancılaştı.İnsanlar yalnızlaştı.Bağlar ve bağlılıklar zayıfladıkça maliyeti çoğu zaman bağımlılıklar oldu.En iyi ihtimalle internete, cep telefonlarına…
Evet teknolojiyi eleştiriyoruz yalnızlaştık, yabancılaştık, bireyselleştik, modernleştikte ne oldu diyoruz. Sonra teknolojiyi eleştirsek de yazın sıcaktan bunaldığımızda, kışın soğuktan kaçtığımızda hepimiz klimaların düğmelerine basıyoruz.Hepimizin elinde en az bir cep telefonu, evlerimizde bilgisayarlarımız her daim internette…Kontrolü ne kadar bizim elimizde…
Akşamları yalnızlıktan bunaldığımızda, görmediğimiz, sesini bile duymadığımız insanlarla en mahrem konuları konuşabileceğimiz bilgisayar ortamlarındaki arkadaşlarımızı da teknolojiye borçluyuz ..Msn.facebook olmasa kimselerle tanışıp, sohbet edemeyeceğiz.
Karşı komşumuzu hiç görmeden,anne-babamızla telefonla görüşerek,grup arkadaşlarımızla mailleşerek modern hayatımız sürüp gidiyorken, yalnızlıktan şikayetimiz de artarak devam ediyor…
Kollektif kültürümüzü yine teknolojiye borçluyuz.Sağolsun televizyon kanalları, programları,diziler bizleri yine ortak payda da toplayabiliyor.
Uzaklar yakın, özel alanlar kamusal, mahremler aleni olurken, aile hayatı, akrabalık ilişkileri, arkadaş toplantıları yani sosyal paylaşımlar da yavaş yavaş yerini bireysel yaşantıya ve o da yalnızlığa bırakıyor.
İstatistiklere göre büyük şehirlerde yaşayan insanlar kendini daha yalnız hissediyor. Aileler çekirdek, hatta tek ebeveynli olurken bağlar zayıfladı, komşuluk, akrabalık, arkadaşlık eski sıcaklığını kaybediyor.
Depresyon, intihar ve kişilik problemleri Batı Toplumlarında Doğu’ dakilere oranla daha yaygın. Bu farkı yaratanın Doğu Toplumlarının, Batıya oranla öz kültürlerine, geleneklerine bağlı, insan ilişkilerine, iletişime önem veren kültürleri olduğu düşünülüyor.
Teknoloji ve getirdiklerini artık hayatımızdan çıkarabilmek mümkün gözükmüyor.
Dışardan bakarak bilinçli ve sihirli bir gücün bizi bu konuda uyarması da olanaksız. Ancak hayatımıza daha gözlemci bir bakış açısıyla baktığımızda , özellikle de çocuklarımız, gençlerimizi düşündüğümüzde arkadaşlık, ahbaplık, akrabalık ve bu ilişkilerin kaybettiği yoğunluğu geri kazandırmak için çabalamak önemli.
Bunu kolay yoldan yapabilmek için iletişim teknolojisi ve ağları bizim elimizde, bizim kontrolümüzde, kullanabiliriz.
Şimdilik iyimserlikle diyebiliyorum ki kontrol bizde…